Anal fissür, genellikle rektumun çıkışındaki anüs bölgesinde meydana gelen küçük bir yırtık veya çatlaktır. Bu durum, yaygın olmasının yanı sıra oldukça rahatsız edici bir durum olabilir. Anal fissür genellikle dışkılama sırasında ortaya çıkan ağrı, kanama ve yanma hissi gibi belirtilerle kendini gösterir.

Fiziksel rahatsızlık ve psikolojik stres yaratabilen bu durum, genellikle kabızlık, ishal, aşırı zorlanma veya doğum gibi sebeplerden kaynaklanabilir. Bununla birlikte, yeterli su tüketimi, lifli gıdaların tercih edilmesi ve düzenli egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri genellikle anal fissürün tedavisine yardımcı olabilir.

Anal Dilatasyon ile Anal Fissür Tedavisi

Anal dilatasyon, genellikle hastaların yaşam kalitesini artırmak ve kronikleşmiş durumları tedavi etmek için tercih edilir. Bununla birlikte, her hasta farklıdır ve tedavi seçenekleri bireysel duruma göre değerlendirilmelidir. Bu nedenle, anal fissürlerin tedavisi için anal dilatasyon gibi cerrahi müdahaleler, genellikle diğer tedavi yöntemleri denenmeden önce veya diğer tedavilerin etkisiz olduğu durumlarda düşünülmelidir.

Anal Dilatasyon Nedir?

Anal fissürlerin tedavisi için anal dilatasyon, rektumun çıkışındaki anüs bölgesindeki çatlakların iyileştirilmesi amacıyla kullanılan bir cerrahi prosedürdür. Bu yöntemde, anal sfinkter adı verilen kasın genişletilmesi hedeflenir.

Anal Dilatasyon Nasıl Yapılır?

Prosedür öncesinde, hasta ve doktor arasında detaylı bir görüşme gerçekleştirilir. Hasta, prosedürle ilgili bilgilendirilir. Anestezi altında olan hasta, genellikle rahat bir pozisyonda bekletilir. Doktor, özel olarak tasarlanmış aletler kullanarak anüs etrafındaki kaslara baskı uygular. Bu aletler, anüs çevresindeki kasları nazikçe genişletmek için kullanılır. Prosedür, kasların genişlemesini ve gevşemesini sağlamak amacıyla gerçekleştirilir.

Prosedür genellikle kısa bir sürede tamamlanır. Hasta, genellikle aynı gün taburcu edilir ve eve gidebilir.

Anal Dilatasyonun Avantaj ve Dezavantajları

Anal dilatasyon, çeşitli anorektal durumların tedavisinde kullanılan cerrahi bir prosedürdür. Bu prosedür, belirli avantajları ve dezavantajları beraberinde getirir.

Avantajları arasında şunları sayabiliriz:

  • Semptomların azaltılması
  • Sorunun tamamen iyileşmesi
  • Yöntemsel olarak kolay olması

Dezavantajları arasında ise:

  • Sfinkter kasına zarar verme riski
  • Prosedürün her hastada aynı etkiyi göstermemesi durumu

Anal Dilatasyon Kimler için Uygundur?

Anal dilatasyon her hasta için uygun olmayabilir. Kimlerin bu yöntemi düşünmesi gerektiği, belirli kriterler göz önünde bulundurularak değerlendirilebilir.

  • Anal fissür, fistül veya stenoz problemi olanlar
  • Diğer tedavi yöntemlerinden yeterli sonuç alamayanlar
  • Kronik rahatsızlığı olanlar

Anal Dilatasyon Sonrası İyileşme Süreci

Prosedür sonrası hasta, genellikle aynı gün içinde evine gidebilir. Ancak, anestezi etkisi devam edebilir ve bu nedenle kişiye araç kullanmama ve dinlenme önerilebilir. İlk birkaç gün içinde anüs bölgesinde hafif ağrı, hassasiyet veya şişlik hissi olabilir. Ancak bu durum geçicidir. Yara iyileşmesi genellikle birkaç hafta içinde gerçekleşir. Bu süreçte dikkatli hijyen, önerilen ilaçların kullanımı ve doktorun önerdiği bakım talimatları oldukça önemlidir. İyileşme sürecinde, yeterli lifli gıdalar tüketmek ve bol su içmek dışkılama sürecini kolaylaştırabilir.

Kaş Tıp Merkezi Logo

İstanbul / Güneşli
Özel Kaş Tıp Merkezi’nde

Lazerle Fissür Tedavisi
Aynı Gün Çözüm

Hemoroid – Siğil – Anal Fissür – Anal Fistül
Tüm Anorektal Hastalıklarınızı Başarıyla Tedavi Ediyoruz !
Formu Doldurun, Biz Sizi Arayalım !

    *Kişisel bilgileriniz bir defaya mahsus sizinle iletişime geçilmesi için kullanılacaktır. İzniniz dışında kimseyle paylaşılmayacak, başka hiçbir amaçla kullanılmayacaktır.

    Ameliyatsız Anal Fissür (Makat Çatlağı) Tedavisi

    Anal Fissür halk arasında Makat Çatlağı veya Makat Yırtığı olarak da bilinmektedir. Bu hastalık anal bölgede küçük yırtıklarla oluşmaya başlar ve hemoroid hastalığıyla sıkça karıştırılmaktadır. Bu yırtılmaların sebebi genellikle çok kuru ve sert dışkılardır. Bu durum dışkılama sırasında kasların aşınmasına sebep olmaktadır. Bağırsak enfeksiyonları, şiddetli çıkan ishal ve ya Ülseratif Kolit gibi hastalıklar da makat çatlağı  oluşumuna sebep olabilmektedir.

    Anal Fissür genellikle dışkılama sırasında acı ve batma hissi, makatta ağrı ve kaşıntı, kanama ve dışkılama sonrası devam eden ağrı ve yanma ile belirti verir.

    Ameliyatsız Lazerle Anal Fissür Tedavisi sayesinde, tedaviniz 5 dakikada, hijyenik ameliyathane koşullarında, dikiş olmadan yapılmaktadır. Ameliyatsız tedavi sayesinde kesi veya dikiş olmadığı için dokular zarar görmemekte, bu sayede hastalar aynı gün sosyal yaşantılarına geri dönebilmektedir.

    ANAL FİSSÜR TEDAVİSİ HAKKINDA SSS

    Anal Fissür oluşumunun en sık sebebi kabızlıktır. Sert dışkılama ve ıkınma sonucu anal bölgede travmalar oluşur ve bu fissüre neden olmaktadır. Bunun yanı sıra şiddetli çıkan ishal, ters ilişki sonucu makat kaslarının zorlanması, aşırı acı tüketimi ve ülseratif kolit gibi hastalıklar da anal fissür oluşumuna neden olabilmektedir.

    Makat çatlağında en net belirti ağrıdır. Bu ağrı dışkılama sonrası şiddetlenir. Bu ağrı dışkılama sonrası 3-4 saat devam edebilmektedir, kimi hastalarda hiç dinmeyen bir ağrı söz konusu olabilir. Yanma da bir diğer anal fissür belirtisidir. Dışkılama sonrası fissürün yırtılmasıyla kanamalar ortaya çıkabilmektedir. Bu kanamalar damla şeklinde veya tuvalet kağıdına bulaşan ince çizgiler şeklinde görülebilmektedir.

    Ağrısız bir işlem olduğundan dolayı ameliyat esnasında narkoz uygulanmasına gerek duyulmaz. Ancak hastanın konforu açısından lokal anestezi, spinal anestezi veya genel anestezi uygulanabilmektedir.

    Lazer tedavisi yaklaşık olarak 5-10 dakika arasında süren bir işlemdir. Kısa süreli operasyon sonrası hastalık tamamen tedavi edilir.

    Lazerle yapılan fissür tedavisinin ardından kanama ya hiç olmamakta ya da çok az miktarda olmaktadır.

    Lazerle Fissür Tedavisinde neşter gibi herhangi bir kesici alet kullanılmadığından kaslar zarar görmez. Bu nedenle dışkı ve gaz tutmada problem yaşanmaz.

    Lazerle Fissür Tedavisinde geniş doku çıkarımı olmadığı için makat darlığı gibi problemler gelişmez.

    Operasyonun ardından ağrı ve kanama olmadığından hasta aynı gün taburcu edilebilmektedir.

    Tedavi sonrası ağrı olmadığı için hasta aynı gün veya operasyondan bir gün sonra normal yaşantısına geri dönebilmektedir.

    • Çoğu işlemde hastaya narkoz verilmesine gerek duyulmaz. Böylece hasta narkozun etkilerinden kurtulmuş olur.
    • Çok kısa süren müdahalenin ardından hasta odasına alınır, kısa bir gözlem süresinin ardından aynı gün taburcu edilmektedir.
    • Hasta aynı gün muayene olup ardından operasyon olabilir.
    • Operasyon sonrası tüm yakınmalar azalarak tamamen ortadan kaybolur.

    Merkezimizden Fotoğraflar

    Web ve Yayın Kurulu
    Op. Dr. Alp Oran
    Oluşturma Tarihi : 14.11.2023
    Güncelleme Tarihi : –

    Bu web sayfasındaki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için kullanılamaz. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.